Dulkadiroğlu ilçesi Divanlı Mahallesi’nde yaşayan 102 yaşındaki Cemal Büyükdereli, geçmişiyle adeta yaşayan bir tarih. 1923 doğumlu Cemal dede, gününün büyük kısmını oğlunun konteyner iş yerinde geçiriyor.
Cumhuriyet’in ilan edildiği yıl dünyaya gelen Cemal dede, geçmişten bugüne birçok olaya tanıklık ettiğini anlatarak, eski Kahramanmaraş’ı ve hayat deneyimlerini paylaştı. Eski Maraş’tan, savaş yıllarından ve mahalle hayatından kesitler sunan Cemal dede, bilhassa mahalle dayanışmasının, komşuluk münasebetlerinin ve yokluk içindeki mutluluğun altını çizdi.
“7 ÇOCUĞU, 14 TORUNU VAR”
Babasının 7 çocuğu ve 14 torunu olduğunu anlatan oğlu Mustafa Büyükdereli, “Benim babam ve onun babası bu çarşıda esnaflık yapmış. Babası komisyonculuk yaparmış, peynir, süt ve yoğurt falan satarmış. Kendisi de kış mevsiminde yem işleri ve yaz gelince de buğday, tarhanalık ve gibisi Maraş eserlerinden satarmış. Zelzelede bizim iş yerimiz yıkıldı ve şu anda konteynerde kalıyoruz. Babam da geliyor yanımda duruyor. Sabah 11 üzere geliyoruz akşam 4 üzere gidiyoruz, vakit geçiriyoruz. Babamın toplam 7 çocuğu, 14 torunu var. Torunlarından da evli olanlar var ve onların da çocukları olanlar var üniversiteye gidenler dahi var. Bayramlarda hısım akrabalardan geliyorlar kalabalık oluyor. Babam geçmişte çok maceralı hayat yaşamış, askerlik anılarını çok anlatır. Maraş’ın kabadayılarındanmış. Adnan Menderes ve Süleyman Demirel’i görmüş” dedi.
“5-6 KİŞİYİ GÜREŞEREK YIKARDIM”
Bol süt ve yoğurt yiyerek beslendiğine dikkat çeken Cemal dede ise, “Dükkan önünde 5-6 kişiyi güreşerek yıkardım, hakemler omuzuna alır dükkana getirirdi. Babam da bana bir ikramiye verirdi ve kurabiye verirdi. Babamın bakkalı vardı ve ben de çok süt ve yoğurt yerdim. Biz de komisyonculuk ederdik. Beşerler evvelce birbirlerine çok tutkundu. Bir kişi güreştiğinde 5-6 kişi onu desteklerdi. Askerliği 36 ay Siirt, Bitlis, Diyarbakır vilayetlerinde yaptım ve oralarda gezdim” formunda konuştu.
