Dernekten yapılan açıklamada, Danıştay’ın verdiği kararın, iş dünyasında yıllardır uygulanan ve çalışanların toplumsal hakları açısından büyük kıymet taşıyan bir sistemi onayladığı vurgulandı.
İşverenlerin evvelce olduğu üzere çalışanlarına sunduğu yemek kartı yardımlarında SGK priminden muaf olacağının belirtildiği açıklamada, şu tabirler yer aldı: “Karar, iş dünyasında yıllardır uygulanan ve çalışanların toplumsal hakları açısından büyük ehemmiyet taşıyan bir sistemin, yüksek yargı tarafından açık bir formda onaylandığını gösteriyor. Karar sonucunda çalışanlar bu toplumsal haktan kesintisiz halde faydalanmaya devam edecek. Özetle, Danıştay’ın verdiği bu olumlu karar, iş dünyasında yemek yardımları konusundaki ‘yerleşik uygulamanın’ hukuk tabanında teyit edilmesi manasına geliyor. Hem çalışanlar hem de patronlar için yıllardır süregelen bir hakkın korunması sağlanmış oldu.”
“Market kullanımı” konusu açıklığa kavuştu
Açıklamada, uzaktan ya da hibrit çalışma üzere yeni istihdam biçimlerinin yaygınlaşmasının, yemek yardımlarında daha esnek ve kapsayıcı tahlillere olan gereksinimi artırdığı kaydedildi.
Her kısımdan çalışanın beslenme gereksinimine yanıt verebilmesinin ve esnek alternatifler sunmasının yemek kartı uygulamasını pratik tahlil haline getirdiği belirtilen açıklamada, şu tabirler kullanıldı:
“Danıştay, aldığı kararla çalışma hayatının günümüzdeki şartlarını ve muhtaçlıklarını dikkate alarak, yemek kartlarının mevcut kullanım alanlarında birebir yemek ve beslenme yardımı niteliğini koruduğunu, kartların kapalı devre çalışma yapısı ve faturalı bir hizmet olmasından ötürü yemek hizmeti ile birlikte market ve gibisi başka besin işletmelerinde de kullanılmasının yardımın birebir niteliğini ortadan kaldırmadığını ve bu kapsamda sigorta priminden büsbütün muaf olacağını açıkça belirtmiştir. Böylelikle, Danıştay, yemek kartı yardımlarının SGK prim muafiyetini tescillemiştir.”
Daha yüksek yemek yardımı yapılabilmesinin önündeki mahzur kaldırıldı
Açıklamada, bu kararın patronların çalışanlarına yemek kartıyla sağladıkları yardımların sigorta primine tabi tutulmayacağının teyidi manasına geldiğinin altı çizilerek, patronun prim ödemeden çalışanına yemek takviyesi sunmaya devam edeceğini, çalışana daha yüksek meblağlarda yemek yardımı yapılabilmesinin önündeki maliyet mahzurunun kaldırıldığı bildirildi.
Yemek kartlarının sadece patron ve çalışanlar için değil lokanta, restoran, kafe, market ve büfe üzere birçok esnaf ve besin işletmesi için de direkt ekonomik yarar sağladığı belirtilen açıklamada, kararın yalnızca toplumsal yardımları değil tıpkı vakitte bu bölümlerdeki ekonomik canlılığı da müdafaa altına aldığı vurgulandı.
Açıklamada, “Sonuç olarak, bu karar sadece türel bir sonuç değil; tıpkı vakitte patron, çalışan ve yeme-içme dalı için sürdürülebilir bir toplumsal yardım modelinin teminatıdır.” denildi.
“Ekonominin birçok noktasına olumlu yansıyacak”
Açıklamada hususa ait görüşleri yer alan Yemek Kartı Hizmetleri Derneği Başkanı Öner Piyade, Danıştay’ın kelam konusu kararının hem iş dünyasında yerleşik uygulamayı hukuksal garanti altına alması hem de çalışanların toplumsal haklarını müdafaası açısından son derece sevindirici olduğunu bildirdi.
Yemek kartlarının çağın değişen gereksinimlerine ahenk sağlayan ve milyonlarca çalışanın beslenme hakkını garanti altına alan çağdaş bir tahlil olduğunu kaydeden Öner Piyade, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu gelişmeyle patronlarımızın yemek takviyesini sürdürme konusundaki motivasyonu artacak, çalışanlarımız da bu takviyeden kesintisiz halde yararlanmaya devam edecektir. Ayrıyeten, yeme-içme kesiminin canlanmasına da katkı sağlayacak bu karar iktisadın birçok noktasına olumlu yansıyacaktır. Sistemin yasal garantiye kavuşmasını memnuniyetle karşılıyor ve kararın çalışma hayatında toplumsal hakların daha da güçlenmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz.”
