Olay, 22 Mayıs 2024’te bir hoşluk merkezinde meydana geldi. 33 yaşındaki Gülşah Bodur, bir müddettir hizmet aldığı merkeze solaryum seansı için gitti. Argümana nazaran, seans sırasında aygıtın otomatik kapanma sistemi devre dışı kaldı. Kabin içinde uyuyakalan Bodur, bedeninde sıcaklık hissedince uyandı. Toplam 22 dakika boyunca yüksek ısıya maruz kalan Bodur, akşam saatlerinde kötüleşerek hastaneye başvurdu. Bedeninde yanıklar oluşan genç bayan, yaşanan ihmal nedeniyle olayı yargıya taşıdı.
“UYANDIĞIMDA 22. DAKİKAYDI”
Bir müddettir birebir merkezden hizmet aldığını belirten Gülşah Bodur, olay gününü şöyle anlattı:
“Güvendiğimiz işletmeydi. O gün içim geçmiş. O sıcakta o formda davranmak istedim açıkçası. Başlat düğmesine bastım, gözlüğümü taktım ve uyandığımda 22. dakikaydı. Bir halsizlik hissetmedim o anda fakat panik oldum, kalktım. Giyinmeye başlamadan kapıyı açtım ve işçilere seslendim. Onlar da makinenin kapanmadığını söyledi. Giyinmeye devam ettim. Tekrar çalıştı makine, o sırada tekrar kapattılar. Ben o sırada çabucak giyindim ve dışarı çıktım. Kasanın önünde kamera imgesi de var esasen, orada kısa periyodik bir tartışma yaşandı. Ben kendimi bozmak istemedim. Pişmanım aslında, o anda polise haber verip, şikayet edebilirdim. Şikayetçi olmak istemedim, insanlık hali diye düşündüm lakin onların beni suçlaması biraz beni bastırdı. Ne yapacağımı şaşırdım”
“EVE GİDİNCE RAHATSIZLANDIM”
Olay sonrası meskenine gittiğini ve akşam saatlerinde rahatsızlandığını söyleyen Bodur, “Ateşlendim, sıtma tuttu. O vakte kadar tekrar onlara bu halde yaklaşımda bulunmak istemedim. Hastaneye gittim. Beni yönlendiren hastanenin polisi oldu. ‘İnsanlar saçını boyarken bir kusur gördüğünde bile dava açıyor. Siz neden bu kadar sakinsiniz?’ dedi. Polise tabirimi verdim. Beni muayene eden doktor da aynı şeyi söyleyince ben bu süreci başlattım. Cildiye hekimine göründüm. Süreç bu biçimde ilerledi, dava açtım. Olay 1 sene evvel oldu. Verilen cezanın hafifliği beni hırslandırdı. Sıhhat bu kadar ucuz olmamalı. 5 bin 800 TL para cezası, 5 yıl da kontrol kuralı verildi. Bu para komik bir sayı. Bu onlara ceza üzere gelmez. Tekrar olabilir, olmaması için uğraşıyorum. Ceza olarak görmüyorum, sıhhat bu kadar ucuz olmamalı, bunu öderler. Ben bu durumda kendimi sindirilmiş üzere görüyorum. Bastırılmış hissediyorum. Bu cezaya itiraz edeceğim” diye konuştu.
“ADIM ATINCA BİLE EKLEM YERLERİM ACIYORDU”
Hastanede yaşadıklarını da anlatan Bodur, “Ben ateşlendiğim için hastaneye gitmiştim. Acile başvurdum. Serum taktıktan sonra bedenime baktılar. Bende durumu anlattım. O anda cildim acımaya başladı, dokunulamıyordu, cildim hassaslaştı. Adım atarken, kollarımı hareket ettirirken bile eklem yerlerim acımaya başlamıştı. Gece yarısından sonra bu acı daha da yükseldi. Beni rapor almam için cildiyeye yönlendirdiler. Raporu aldım ve mahkemeye sundum” biçiminde konuştu.
“UYUMAM KUSUR OLABİLİR FAKAT İNSANLIK HALİ”
İşletme yetkilileri tarafından olay sonrası arandığını da söyleyen Gülşah Bodur, “Beni aradıklarında, ‘Ücretinizi iade edelim, ne gerekiyorsa yapalım’ denildi. Ben fiyat istemiyorum. Onlara da hakkımı arayacağımı söyledim. ‘Sizde kusurlusunuz, uyumamanız gerekiyordu’ denilince daha da hırslandım. Uyumam yanılgı olabilir fakat insanlık hali. O makinenin ne olursa olsun denetim edilmesi lazım. İçinde bir insan var sonuçta. Ben 22 dakika değil de 42 dakika sonra uyansam daha berbat olabilirdi. Manzaralar de mevcut. Bir de ben merkeze boş saatlerde gittim. Akşam seansları daha ağır oluyor. Boş vakitte müşterileri unutabiliyorlar fakat ağır vakitte kapıyı tıklatıp, ‘Biraz ivedi eder misiniz? Gerinizdeki müşteri sizi bekliyor’ üzere şeyler diyebiliyorlar. Bir de benim içeri giriş ve hazırlanma sürecim var. Yarım saat bence unutulmamalı. ‘İyi misiniz?’ diye sorulmalı ancak bu da olmadı” sözlerini kullandı.
“22 DAKİKA BEYAZ CİLTLİ BİR İNSAN İÇİN ÇOK AĞIRDIR”
Gülşah Bodur, toplumsal medyada maruz kaldığı tenkitlere de karşılık verdi. Bodur, “Belki solaryum ortamı ziyanlı olabilir ancak biz de keyfi olarak gitmiyoruz. Cildim hassas olduğu için gidiyorum. Yaz aylarında cilt rengimin kırılması için gidiyorum. Esmer bir deriye zati sahip olamam. Örneğin toplumsal medyada bana yapılan makus yorumlar oldu. 22 dakika komik bir dakika üzere göründü. Bilenler bilir, 22 dakika beyaz ciltli bir insan için çok ağırdır. Sorun aslında 22 dakika da değil. Sorun, makinenin 2 dakika bile fazla çalışması. O makinenin durması gerekiyordu, bunu da ben fark ettim ve durdurdum. Bu durumlarda lütfen herkes hakkını arasın ve çoğalalım. Ne kadar sinersek bu cezalar o kadar basitleşir” dedi.
